Osmanlı döneminde üretilen yaklaşık 500 yıl mazisi olan doğal bir içecektir. İlimizde coğrafi işareti alınan ilk üründür. Evliya Çelebi'nin seyahatnamesinde yer aldığı üzere (17 yy) Rumeli Balkan coğrafyasında yaşayan gayri müslim teba üzümü şarap haline getirerek muhafaza ettiği ve yıl boyunca tükettiği bilinmektedir. Müslüman teba şarabın alkollü olması sebebi ile bu şekilde tüketemediği için üzüm hasat döneminde içerisine hardal tohumu katarak alkolleşmesini engellediğini tespit etmiş ve aroma katması içinde az miktarda vişne veya ayva yaprağı katmış böylece adına Hardaliye denilmiştir. Bölgemizde 500 yıldan beri evlerde ahşap fıçılarda üretilerek tüketilmiştir.

20 Haziran 1930 yılında Kırklareli ziyareti sırasında dönemin Belediye Başkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e Hardaliye ikram etmiştir. Hardaliyeyi çok beğendiği ve “Mutlaka Milli içecek haline getirin.” diye tavsiyede bulunduğu da o günkü yerel basında yer almıştır.

Siyah üzüm, içerisinde bulundurduğu Resveratrol ve Kuersetin gibi güçlü antioksidanlar ve vitaminlerden kaynaklı doğal ve sağlık için çok faydalı olduğu uzmanlar tarafından bilimsel çalışmalar ile ortaya koyulmuş dolayısı ile Hardaliye bir içeceğin yanı sıra takviye edici gıda olarakta tüketilmektedir.

Kalp damar hastalıkları, kan ve demir eksikliği, göz hastalıkları, kolesterol, tansiyon ve şeker hastalıklarında dengeleyici olarak fayda sağladığı özellikle kanser hastaları, hamileler, çocuklar ve enerji değeri yüksek olduğundan sporcular ve güvenlik güçleri için tüketilmesi tavsiye edilmiştir.